Kitap hakkında: 2012 / Olağanüstü zenginliklerle dolu bir ortamda büyüyen Thraceus'lu Cyrian, bir kılıç kullandığı kadar kendinden emin bir şekilde çekicilik ve karizmayı da kullanıyordu. Korkusuz ve cesurdu, etrafındaki dünyayı yönetiyordu ve doğasının en tutkulu yanı dışında hiçbir şey bilmiyordu. Sıcak, vahşi ve yorulmak bilmeyen hayatını dikkatsizce geçirdi. Hiçbir korku ya da sınırlama bilmiyordu. Dünya, onun zerresine kadar içmeye yemin ettiği bir fincandı. Doğuştan bir savaşçı olduğundan adını duyan herkes ona saygı duyuyor ve ondan korkuyordu. Roma İmparatorluğu'nun yenilmez olduğu bir dönemde, Roma saldırısını tek başına kahramanca bir neşeyle püskürttü ve ismine ve vatanına zenginlik ve şan kazandırdı. Bir süre ondan dünyayı yönetecek adam olarak bahsedildi. Ta ki acımasız bir ihanet onu Gecenin Hükümdarı yapana kadar. Artık Hayat ile Yeraltı Dünyası arasındaki gölgelerin arasında dolaşıyor. Ne insan ne de canavar; o tamamen farklı bir şey. Kaderi kendisini reddeden ve ondan korkan ölümlüleri kurtarmak olan, asla dinlenmeyen yalnız bir ruh. Kendisine ihanet etmeyecek bir kadın bulana kadar huzuru ve huzuru bilemeyecektir. Karanlık tarafının üstesinden gelebilecek ve onu ışığa geri getirebilecek saf bir kalp.